AY / LUNAR

Ve Tanrı; hüzünlü kadınların gülüşüne sakladı ay ışığını.

Doğum  haritalarımızda Ay ın konumu ve duruşu çok önemlidir.

Birçoğunuz ,hala Güneş burcunuz ile genel bir değerlendirme yaparken , haritanın tamamının siz olduğunu bilmiyorsunuz.

Günlük burç yorumları bu yüzden astroloji ile ilgili birçok gerçeklikten bizi koparıyor.

Değerli takipçilerim günlük gökyüzü yorumlarımı bilirler.Günlük yorumlar genel açılımı ile Ay ın konumu , diğer gezegenlerle kurduğu irtibatlar ve açıları ile yapılır.

Bundan dolayıdır ki sizlere Ay ı Tanıtmak istiyorum.Hani üzerine şiirler yazıldı , besteler yapıldı , tablolarda denizde düşen ışığı ve  yakamozları göstermesi açısından hep romantizmi simgeledi.

Ay demek ki ''YAŞAMIN RUHU ''

Carl Gustav Jung un mitlere ithafen  dediği gibi ;  ‘ruhumuzdaki kendini tekrarlayan ebedi kalıplardır’  demiştir.

Mitler kolektif bilinçaltının dünya üzerinde yaşayan bizleri tamamen etkisi altına alan ifade etme şeklidir.

Öyle ki ; gerek rüyalarımızda , gerekse günlük yaşantımızda sembolik olarak karşımıza çıkarlar.

Yani ; bütün tanrılar ve tanrıçalar kişiliğimizin bir parçası olarak içimizde yaşarlar.

Ay mitlerde kimdir o zaman ?

Birçok kaynakta farklı isimlerle anılmıştır.

Ay : Selene

Selene , Yunanca da ay , Roma da Luna , hyperion ve theia adındaki titanların kızıdır.

Selene nin anlamı ışık dır.

Selenit buradan gelir. Ay ışığıdır. Zaman la selene nin yeri Artemis tarafından alınmıştır. Dolayısıyla Artemiz Selene dir de diyebiliriz. Zeus un Kızı olarak da geçmektedir. Helios (Güneş )  onun erkek kardeşidir.

Helios un yolculuğu bittiğinde Selene kendi yolculuğuna başlar.Bu sadece Ay la ilgili kısa bir mit özetidir.

Ay ,ortalama 28 günlük döngüsü nü her bir burçta yaklaşık iki gün kalarak tamamlar.

Yani o yaşamın her alanında dişi enerjiyi simgeler..Diğer gezegenler tarafından en çok temasta olan da o dur.

Kadim zamanların insanları Ay ın evrelerini üçe ayırmışlar ve bunu simgeleyen farklı tanrıçalara inanmışlardır.

Yeniay fazına  genç kız,

Dolunay fazına  kadın ve anne,

Ay’ın karanlık haline  ise dul kadın ve bilge büyükanne demişlerdir.

Kimdir bu evreleri temsil eden tanrıçalar ?

Yeni  / Hilal ay fazında  ki Genç kızımız , Yeni başlangıçlar vaad eden enerjilerle doludur.Tüm masumiyeti , heyecanı ve merakı ile bize gülümser .

Mevsimlerden ilkbahardır. 

Doğada vahşi hayvanların koruyucusu olan ve savaşçı yönleriyle tanınan tanrıçalardan Artemis, Athena, Diana ve Pallas tır o .

Dolunay fazında ay olgunlaşmış ve bereketli, doğurgan bir  kadın olmuştur.

Mevsimde yaz dır artık. Yaşamı besleyen ve güçlendiren dolunay; 

kadınların  yumurtlama dönemine işaret ettiği için  korumaya ve üretken olunan zamanlardır.

Yaşamın besleyici yönünü işaret eden bu sürecin hayvanları ;

Koyun, keçi, inek  ve arılardır. Öte yandan  aşkı simgeleyen  kumru ve güvercinde buna dahildir.

Tanrıçalarımız ;

Demeter, Isis, Afrodit tir.

Ve Ay küçülmeye ışığını kaybetmeye başlar .Ay karanlık olmuştur.Ancak deneyimlerimiz bilgeliğe dönüşmüştür.Yaşlı ve bilgeyizdir artık.

Döngünün kaçınılmaz sonucu olarak ,doğmuş ,hedefimizi tamamlamış olarak , sonlanan herşeyle , dolunayın ardından , kara ay la birlikte yeniden doğmaya hazırlanırız bir nevi.

Mevsim kış tır.Ejderhalar , baykuşlar ,kuzgunlar kara tanrıçanın himayesi altındadır.

Kaderin altına imzalarını atarlar , Hekate , Kali , Ereshkigal

Tüm bu mitlerin arketipleri yaşadığımız evrene yansır , iç doğamızı , duygularımızı , bilinç dışını ve içgüdüsel tepkilerimizi yönetir. Ay bilinçaltıdır demiştim. Bu duygusal yapı çok küçükken, erken çocukluk döneminde ana kucağındayken ,anneyle ilişki sayesinde oluşmuş, oradaki yetiştirilmelerle, ve bütün koşullanmalarla şekillenmiş yapıdır; küçükken ihtiyaçlarımızın nasıl karşılandığı, kendi annemizi  (veya beslenmemiz ve bakımımızla ilgilenen herhangi bir kişiyi) nasıl algıladığımız , kendimizi seviliyor hissetmemizdir.. Bunları hatırlamak, tanımlamak, ifade etmek ve bilinçli olarak bilmek zordur. Ancak hafızaya kaydedilmişlerdir.

Bunlar şimdi, içgüdüsel  olarak bizim için koruyucu hatta  bazen savunucu gibi davranan, farketmeden  içimizden  dışarı spontan olarak atarız. 

Alıştığımız  gibi yaşamak bize doğal ve güvenli gelir. Ay'ın gösterdiği otomatik reaksiyonlar bilinçdışı reaksiyonlar bütün bu koşullanmalara dayanan tepkilerdir. Ay onu tanıyamadığımız  ve temsil ettiği gerçek duygularımıza dokunamadığımız sürece daha şiddetli  bir şekilde bilinçaltımızdan püskürür. Ve bazen onun yarattığı duyguların yoğunluğu  bize fazla gelir. Bunalırız. Keyifsizleşiriz. Depresyona gireriz.  karakterimizin gölgede kalmış, çocukça boyutları geçici olarak davranışlarımıza egemen olur.

Nedenini bilmediğimiz duygularla ne yapacağımızı ve onları hangi yöne kanalize edeceğimizi bilemeyiz.

Doğum haritalarında Ay burcunuz bunun için çok önemlidir.Ay yani ruhunuz iyileştirilmez ise sağlıksız bir şekilde temasta olduğu diğer gezegenlerle tetik aldığı zaman yukarıda bahsettiğim gibi sonuçlar meydana gelebilir. Ay ın nitelik bakımından transit yaptığı burcun doğasını yansıtacağı gün çizelgelerinde bu enerjiyi nasıl kullanacağımız açısındanda  önem arz eder.

Öncü bir burcun  KOÇ, YENGEÇ ,TERAZİ VE OĞLAK ta transit yaparken , inisiyatif alır , hareket ve inşa etme eylemimiz hız kazanır.Hayatınıza yeni bir şeyler katmak ve başlatmak için bu transitler , fazlar ve menzilleride dikkatli incelenmelidir.

Sabit bir Burçta transit yapan Ay ; BOĞA , ASLAN , AKREP VE KOVA da .Başlattığımız enerjiyi veya oluşumu somutlaştırmak adına stabilize ederiz.

Değişken Burçlarda transit yapan Ay ; İKİZLER , BAŞAK , YAY ve BALIK transitinde ,

Başlattığımız , somutlaştırmak istediğimiz şeyleri yaptık ve verimini alamadığımız yada ufak tefek değişikleri gideceğimiz yönünde karar vermemizi kolaylaştıran transit olmakla birlikte , yaşamımızda soyut yada somut değişimler içinde ideal bir başlangıç arz eder.

Efendim ; Bizler astrolojik olarak hilal ve dolunay fazlarını her ne kadar daha dikkate alsak ta, ay ın küçülme fazıda bir o kadar önemlidir, aslında ay ın ışığı azalırken , içimizdeki güçler artar ve ışığı içimize yönelterek , ruhsal iyileşme yaşarız.

Karanlık Ay ın tanrıçalarından bahsetmiştim.Kadınların menopoz süreci ile de ilişkillendiğimiz bu evre ,hassas bir yapı olup , bu kadınların aynı zamanda psişik güçlerinin en güçlü olduğu döngüdür.Hatırlayınız anaerkil toplumlarda bilge ve yaşlı kadınların sözü son söz olarak kayıtlara geçmiştir.

Ay için yazılacak o kadar şey var ki , gökyüzüne gece baktığımızda tek aradığımız cisimdir o .

Dünyada varoluşumuzun tek nedeni …..aslında ruhumuzdur.

SEMRA ÜRE / ASTROLOG / YAŞAM KOÇU

Derlemelerimden

#semraüreileastroloji